Anksiyete Bozukluğu

Anksiyete bozukluğu, dünya üzerindeki en yaygın psikolojik sorunlardan biridir. Anksiyete bozuklukları oldukça tedavi edilebilir bir durumdur, ancak anksiyete yaşayanların yarısından daha az olan bir kısmı tedavi  sürecine katılırlar. 

Endişe Bozukluklarında farklı türler vardır ve her biri kendi belirtileriyle karakterizedir. Genel Anksiyete Bozukluğu (GAD) veya Yaygın Endişe Bozukluğu, kontrol edilmesi zor, aşırı endişe veya anksiyete ile görülebilir. 

Belirtiler şu şekilde örneklenebilir;

Sağlıkları, finansları, işleri veya aileleriyle ilgili endişe duyabilirler. Sürekli huzursuz olabilirler, sinirli olabilirler ve konsantrasyonlarını sağlamakta zorlanabilirler. Fiziksel belirtiler, yorgunluk, kas gerginliği ve baş ağrısı vs. gibi olabilir. 

Kişilerin durumuna, yaşadıklarına ve atlattıkları dönemlere göre, fobiler de kaygı bozukluğunun üstüne eklenebilir. Bu fobilerden bazıları;

  • Agorafobi; yaşayan kişiler, kalabalıklar, köprüler veya uçaklar gibi kamusal alanlardan sıklıkla kaçınırlar. Evden, hastane yakınlarından veya şehirlerarası yoldan uzak dururlar. Uzun süre boyunca seyahat etmeyebilirler.
  • Sosyal anksiyete bozukluğu olan kişiler, kamu konuşması gibi kendi kendilerini değerlendirebilecekleri veya yeni insanlarla tanışabilecekleri durumlardan korkabilirler. Ayrıca, partiler ve toplantılar gibi sosyal aktivitelerden de kaçınabilirler. 
  • Özel Fobiler, belirli bir nesne veya durumdan korkma ile gözlemlenebilir. Yaygın fobiler, yükseklikten korkma (akrofobi), kapalı alanlardan korkma (klostrofobi) ve hayvanlardan korkma (zoofobi – hayvan korkusu) gibi durumlardır.

Yaygın anksiyete bozukluğu, kontrol edilmesi zor, fazlasıyla endişeli ve kaygılı olmayı sağlayabilir ve bu kişiler konsantre olmak, uyumak veya rahatlamak konularında zorluk çekebilirler.

Sosyal endişe bozukluğu (SAD), kamu konuşmaları gibi sosyal durumlardan kaynaklanan yoğun korkuyu gösterir, dolayısıyla sosyal durumlardan kaçınabilir veya o durumlara büyük bir kaygıyla girebilirler. Otorite göstergesi olan kişilerle konuşurken veya toplum önünde, bildikleri sorulara cevap verirken dahi, yoğun endişe duyabilirler.

Agorafobi yaşayan kişiler, kaçışın zor olacağı ya da yardımın alınamayacağı mekanlardan kaynaklanan korkular yaşayabilirler, bu yüzde; kalabalık sokaklar veya tiyatrolar, sinemalar, konserler gibi alanlardan kaçınırlar

Ayrılma anksiyetesi bozukluğu, bir kişinin evden ya da kişilerden ayrılmaya karşı duyduğu aşırı endişesini gösterir. Bu anksiyete sıklıkla ayrılma bağlantılı olduğu için kişilerden ayrılma sırasında ağlamak veya ayrılamama gibi belirtilerle ortaya çıkar. 

Anksiyete bozuklukları, bir kişinin hayatına oldukça etki edebilir. İş, okul ve kişisel ilişkileri etkilenebileceği gibi duruma göre depresyon, fobiler gibi diğer psikolojik sorunlardan muzdarip olabilirler.

Post-travmatik Stres Bozukluğu (PTSD – Travma Sonrası Endişe Bozukluğu), bir kişinin travmatik bir olaya maruz kaldığı veya şahit olduğu bir durumdan sonra oluşabilecek bir anksiyete bozukluğudur. 1980 yılından itibaren, Amerikan Psikiyatri Birliği tarafından psikolojik bir hastalık olarak tanınmıştır. Gece kabusları, eskiyi bir anda hatırlama, uyku bozuklukları, konsantrasyon güçlüğü, huzursuzluk ve aşırı çarpıntı cevapları gibi bir dizi belirti ile karakterize edilmektedir. PTSD’li kişiler, suçluluk ve/veya utanç duyguları yaşayabilirler. PTSD, askerlerden, doğal afetlerden kurtulanlara, fiziksel veya cinsel taciz mağdurlarına ve sevdiklerini kaybeden insanlara kadar herhangi bir travmatik olaya maruz kalan herkesi etkileyebilir. Psikolojik belirtilerin yanı sıra, kronik ağrı, yorgunluk ve sindirim problemleri gibi fiziksel belirtiler de ortaya çıkartabilir.

Anksiyete tedavisi

Yaygın Anksiyete Bozukluğu, birikim dolu bir dönemin sebebiyle kişiye gelebileceği gibi travmatik bir durumun arkasından da oluşabilir. Bunun teşhisi ve hangi tekniklerin uygulanması gerektiği, terapi süreçlerinde teşhis edilir.

Kişiliğin yapısı ve çevre gibi faktörlerin de endişe bozukluğunda rol aldığını biliyoruz. 

Aynı zamanda durumsal anksiyeteler, yani gerçekten var olan bir durum karşısında oluşmuş endişeler de yine bu bireysel yapılan seanslarla teşhis edilip, çalışmaya başlanmaktadır.

Anksiyete ve panik atak arasında yakın bir bağ vardır ve çoğu durumda panik atak kökenli ve zamanla gelişmiş bir anksiyete ile karşılaşabiliriz veya tam tersi anksiyetenin zamanla panik atağa sebep olduğunu da görebiliriz. Bu durumda da hem panik atak, panik bozukluğu hem de anksiyeteye yönelik tedavi çalışmamız fayda edecektir. Tabi ki, bu durumlara dair bilgiler için kliniğimize ulaşıp bilgi almanızı tavsiye ederim.

Bireysel yapılan seanslarımız hem online hem de yüz yüze şekilde yapılabilmektedir. Anksiyete konusunda, her ne kadar kişinin durumuna göre değişiklik gösterse de, ortalama 3-5 seans arasında bir süreç çalışılır

Call Now Button