Takıntılı Düşünce Tedavisi
Bugün, her birimizin yaşamını zaman zaman cehenneme çeviren, kafamızın içinde bizimle her yere gelen, kurtulmak için can attığımız düşüncelerden nasıl kurtulacağımızı konuşacağız.
Takıntılı düşünce problemi sizi, burada ve şimdiyi yaşamaktan alı koyar. Ya geçmişteki bir olaya takılmışsınızdır veya gelecekle ilgili endişeler meşgul eder zihninizi. Odaklanmanız gereken işlere odaklanmak ve yaşamın her anını keyifle yaşamak takıntı arttıkça zorlaşır.
Aslında takıntılı düşünce, problem çözülmekte kullanılan başarılı bir stratejidir. Bir problem üzerinde tekrar tekrar düşünüp, gözden geçirdiğinizde daha önce görmediğiniz noktaları görme şansınız olur, ancak bu problemin doğasıyla çok alakalıdır. Eğer probleminiz muğlaksa veya çözümü zamana kalmışsa kafanızda istediğiniz kadar evirip çevirin, cevaplar netleşmeyecektir. Bu durumlarda takıntılı düşünmek, arabanızın lastiği çamura saplandığında boşa dönmesi gibidir; istediğiniz kadar gaza basın, yol alamazsınız. Bazen başımıza gelen bir olayı veya birileriyle ile aramızda geçen bir konuşmayı zihnimizde tekrar tekrar çeviririz. Bazen de yanlış yaptığımızı düşündüğümüz bir olay veya bir ilişkimiz hakkında durmadan boşa dönen bir tekerlek gibi düşünür dururuz.
Bu durumun kontrolden çıkıp da hayatımızı istediğimiz gibi yaşamamıza engel olmaya başladığı zaman, önlem alma zamanı gelmiştir.
Birkaç tane takıntılı düşünme problemiyle başa çıkma yönteminden bahsetmek istiyorum. Her şeyden önce, yaşamınızda her şeyin kontrolünüzün altında olması gerektiği düşüncesinden yavaş yavaş sıyrılmak gerekiyor. Çünkü yaşam, doğası gereği sürprizlerle doludur ve ancak esnek bir bakış açısı ve çözüm odaklı düşünme tarzı bizi istediğimiz yere götürecektir. Eğer altta yatan mükemmeliyetçi bir kişilik yapınız varsa, bu stratejileri uygulamak size imkansıza yakın gibi görünebilir, ancak zihnin yeniden eğitimi ile başaramayacağınız hiçbir şey yoktur.
Evet, doğru okudunuz. Yapacağınız ilk iş “düşünmemeye çalışmayı” bırakmak olsun. Zihin düşünmemeyi bilmez, düşünmek üzere programlanmıştır. Mesela size “şimdi kırmızı bir elma düşünmeyin” desem! çok geç, düşündünüz bile! Yani bir şeyi düşünmemeye çalışmak onu daha çok düşünmemize itecektir.
Demek ki düşünmemeye çalışarak değil, bunu planlı tam tersini yaparak bir çözüme varacağız. Hemen bugün uygulamaya başlayabileceğiniz etkili tekniklerden biri; kendimize gün içerisinde bir “endişe zamanı” seçmektir. Yani, gün içerisinde kendinize seçtiğiniz bir zaman diliminde takıntılı düşüncelere yer vermek. 15-30 dakika arası, mesela 18:00-18:30 arası gibi. Sadece seçtiğiniz bu zaman diliminde takıntılı düşüncelere izin vereceksiniz. Eğer ayırdığınız bu zaman diliminde istemediğiniz düşünce gelirse, “Daha zamanın gelmedi” diyerek, zihninizi başka bir aktiviteye yönlendirmek suretiyle zihni eğitmek, çok başarılı bir yöntemdir.
Takıntılı düşünceye ayırdığınız zamanda, bu düşünceyi çeşitlendirme yöntemleri de yaşamınızı kolaylaştıracaktır. Endişe yaratan takıntılı düşüncenin sonuçlarını “en iyi senaryo”, “en kötü senaryo” ve “en olası senaryo” olarak sınıflandırarak, üç farklı açıdan yaklaşmak, endişe odaklı düşüncenin yönünü değiştirmek açısından fayda sağlar. Bu senaryoların sonuçlarını zihninizde canlandırarak zihninizi çeşitlendirmeye alıştırmak, size yaşamınızı geri kazandırır.
Yine en etkili zihin eğitim yöntemlerinden birisi olan, hipnoterapi ve birebir terapi süreçleri, dev adımlarla yol almanızda yardımcı olacaktır. Takıntılı düşüncenin arkasındaki duyguyu fark edip buna uygun tedavi yöntemleriyle ilerlemek, en etkili süreçtir.